14 Temmuz 2014 Pazartesi

14 Temmuz 2014- Print or Return Python'lu Günler

Merhabalar, ben Fatma. Bu yaz Genkök'te gerçekleşen Biyoinformatik stajının katılımcılarından biriyim. İstanbul Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik mezunuyum, yoluma Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde devam etmekteyim. Yaz Stajı ortak blogumuz dışında bilimhatunu.wordpress.com'da da farklı konularda yazmaktayım. 

Yaklaşık bir haftadır burada yoğun bir tempo eşliğinde gecemizi gündüzümüze katıp çalışıyoruz. Bu blogu takip edenler ekibin öğrenmek adına yüksek motivasyona sahip olduğunu ve zaman zaman staj yerimizde sabahladıklarını okumuş olmalılar. Ben de ilk geldiğim gün burada ertesi gün yapacağım sunum için sabahlamıştım, benim için oldukça iyi bir giriş oldu.

Bu blogda ilk yazım olmasından mütevellit staj hakkında birkaç kelam edip, ardından bugün neler yaptığımızı anlatacağım. Bu staj programında iki gruba ayrılıyoruz: Haziran ve Temmuz grupları. Farkımız ilk grubun Haziran'da, ikinci grubun yani bizim Temmuz'da staja başlamış olması. Bu da  bir tecrübe farkı da ortaya koymuş durumda. Ortak özelliğimiz ise her iki grubun da buraya gerçekten de öğrenmiş olmaya gelmiş olması. Bu açıdan hayli şanslıyız, çünkü Ahmet Raşit hoca bilgi birikimi ve tecrübesinin yanında, ekip ruhuna ve ekibin huzur içinde çalışmasına oldukça önem veren ve bunun sürdürülebilirliği için doğru adımlar attığına inandığım bir girişimci. Bu bağlamda staj programımız, biyoinformatik gibi derya deniz  bir bilim dalını tanımanın ilk adımlarını atarken, kendi kişisel gelişimimiz için önemli olan ekip içinde uyum içinde çalışma, bir ekip içinde egomuzu halının altına süpürme,  topluluk karşısında iyi bir sunum yapabilme, öğrendiklerimizi öğretebilme(şu anda ağırlıklı olarak blog aracılığı ile ve ekip için bireysel düzeyde) gibi  kimi yetenekleri de geliştirebileceğiz bir ortamı bize sağlamaktadır.  Bu hafta pythonda kimimiz kod yazmaya hızlı bir şekilde alışırken kimimiz benim gibi hâlâ olayı kavramaya çalışıyoruz, bu da daha çok çalışmam gerektiğini gösteriyor. 

Peki bugün neler yaptık?

Bugün Temmuz grubumuzdan Mustafa aramızda değildi, o yokken grubumuz http://notes.fundersandfounders.com/'dan için 3 infografik seçtik. Bir yandan seçmesi de zor oldu, iki turlu oylama yapmak zorunda kaldık. Bu infografik çıktılarını kartonlara yapıştırıp duvarlara monte ettik. 
Huşu içinde çalışıyoruz...

How ideas look...Düzgün olması önemli..

Buradaki infografiklerden biri olan How Ideas Look'u yere paralel olarak yapıştırmadık, bilerekten yamuk oldu. Diğer bir infografiğimizde ise öğrenmememiz gereken 5 hayat dersinden(= 5 life lessons to unlearn) bahsediyor:

  1. Sorunlar kötüdür: Aksine her bir problemin arkasında bir fırsat yattığını görmeliyiz. 
  2. Tutkunuzu takip edin: Doğrusu tutkunuzu takip etmek yerine, ne yapıyorsanız onu takip edin. Tutkunuz dediğiniz şey hakkında bir fikir sahibi olmayabilirsiniz. 
  3. Geçmiş, geleceğin aynasıdır: Kendinizi fazla analiz etmeyin, eğer bir şey çalışıyorsa yapıcı olmaya devam edin. 
  4. Başarı, yenilginin zıttıdır: Ne kadar başarısızlık hikayeniz varsa başarıya o kadar yakınsınız demektir. 
  5. Her şey olacağına varır: Kendinizi aşırı analiz etmekten uzak durun, bir şeyler üretin ve bunun çalışıp çalışmadığına bakın. 

Geçen hafta kendimizi bir anda  notepad++'da kaydettiğimiz dosyaları .py uzantısında kaydederken bulmuştuk, bu hafta ise son yaptığımız kodları fonksiyon haline çevirmeye çalıştık. Burak'ı takdir etmek gerekir ki, sabırla kod temeli olmayan bizim gibileri dinleyip öğretmeye çalışıyor. Hatalarımıza bakıp "Bak ben, bunu for döngüsünün altına yazdığım için bir hafta kaybettim" diyebiliyor. Tecrübeli birileriyle benzer hatalar karşısında daha kısa sürede çözüme ulaşmak bu bağlamda çok kıymetli.  Bugün fonksiyona çevirmemiz istenenler ise şöyleydi:
  •  Fonksiyon oluşturup bir dizideki baz sayısını bulmak
  •  Fonksiyon oluşturup elimizdeki diziyi aminoasitlere çevirmek
  •  Kodon sayısını fonksiyon ile hesaplamak
  •  Pasta formatındaki bir diziyi bölmek
  •  GC içeriğini hesaplamak.
Mantık şöyle bu işlemleri yaparken, f(x) fonksiyonu gibi düşünüp X yerine mesela diziyi koyduğumuzda baz sayısını veya kodon sayısını hesaplayabilmek.
Zaman geçtikçe print yazmak yerine protein de yazmaya başlar oldum. Evet: >> protein proteinlist. Bu arada print  yerine return kullanmaya alışacağız artık.


Haziran grubu ise Facebook yazmaya çalışıyorlardı. İnsan 10 km sonra yoluna ne çıkacağını bilemez ya, bizimkisi öyle değil. Haziran grubunun 6.haftasında karşılaştıkları sorunlar bizim de başımıza gelebilir. "Gelebilir" diyorum, çünkü tecrübenin varlığında karşılacağımız sorunların üstesinden daha kolay baş edebileceğimi zannediyorum.


Gün içinde hem keyif veren hem de sinir bozan diğer bir aktivitemiz ise puzzle. Evet 1000 parçalık. Soldakini Temmuz grubunu bizim geldiğimiz hafta tamamlamışlardı. Bize ise siyah ve grilerden ibaret Paris kaldı:)

Puzzle'ımız...


Şu anda son durum böyle, ben bu yazıyı yazarken Evrim yeni bir parçayı da bulmamışsa tabi :) 

14 Temmuz gecenin bir yarısı...

Artık geleneksel hale gelmiş olan alan dışı sunumlarımızın konuları da belli oldu. Bana düşen konu: Grup Çalışmasını Kolaylaştırmak. Benim için sunumun en zor yanı doğru resmi sunumda konumlandırmak, bakalım yine bir kısıtlı zaman aralığında sunumda neler çıkartacağım :) 

Muhteşem günler dilerim ^_^

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder